Kızamık nedir? kızamık hakkında bilgi

Özel bir virüsle meydana ge len, bulaşıcı bir çocukluk hastalığı. Kızamığı ilk olarak, 860 senesinde İslam âlimi Razı' bildirmiştir. Sydenham ise; onyedinci asrın ikinci yarısında hastalığı tarif etmiş ve onseki­zinci yüzyıldan itibaren de kıza­mık salgınları tanınmaya baş­lamıştır. 1911'de Adersan ve Goldbergen, kızamığı insanlar­dan maymunlara nakletmişler ve sebebinin bir virüs olduğunu bildirmişlerdir.
KızamıK, çocuk hastalıkları arasındadır. Yetişkinlerde görül­memesi, bunların, çocuklukta kızamık geçirmiş olmalarına bağlıdır. Eğer çocukluğunda geçirmemişse, yaşlılığında bile geçirebilir. Kızamık, tükürük damlacıkları ile bulaşır. İyi hava­landırılan, güneşli bir odada kızamığı alma ihtimali azalır. Sonbaharda hastalık artar. Kış aylarında, bilhassa Mama ve soğuk geçen Nisan aylarında en üst seviyeye çıkar. Salgınlar yapar. Yaz aylarında pek görül­mez. Hastanın kullanmış olduğu çamaşır, oyuncak ve yemek kap­larının hastalığın bulaşmasında rolü yoktur. Fakat, kaşık, çatal temizlenmeden ve kısa bir zaman içinde duyarlı bir kişi tarafından kullanılırsa, hastalı­ğın bulaşmasında rol oynayabi­lir. Hastalığın mikrobu, hastaların öksürük ve aksırıkları ile atılan tükürük tanecikleri üze­rinde bir kaç saat havada serbest kalır. Teneffüs yolu ile alınarak vücuda yerleşir. Kızamığın kuluçka süresi 9-10 gün kadar­dır. Hastalık, hafif titreme ve ateş yükselmesi ile başlar. Nezle hali vardır. Çocuğun gözleri kızarmıştır ve ışığa bakamaz. Bademcikler şişmiştir. Öksürük de vardır. Kızamığın en kafi belirtisi olarak ağız içinde yanak mukozasında gri-beyaz renkte, iğne başı büyüklüğünde çevresi koyu kırmızı lekeler olan "Koplik lekeleri" görülür.
Nezle, öksürük viz konjonkti­vit (göz iltihabı) ile geçen 3 veya 4 günden sonra 39-40°C de devam eden ateş düşmeye başlar ve bunu takiben kulak ardından, alından ve saçlı deriden başlıyan ufak pembe-kırmızı döküntüler ortaya çıkar. Döküntülerin gö­rünmesinden sonra ateş tekrar yükselir, nezle ve konjonktivit daha da artar. Döküntüler bü­tün vücuda yayılır. 5-7 gün için­de kaybolur. Kızamık, belli be­lirsiz seyredebildiği gibi ölüme kadar götürebilecek derecede ağır da seyredebilir. Vücudun direncini kıran bir hastalıktır. Dolayısıyla seyri esnasında vü­cutta bulunan birçok fırsatçı mik­roorganizma çeşitli iltihabi ha diselere yol açabilir; orta kulak ikili:abi, ağız iltihabı, gastroente­rit, zatürre, larenjit, bronşit, me­nenjit, beyin iltihabı gibi...
Kızamık, 3 yaşın altında, yaş­lılarda ve hamilelerde tehlikeli­dir. Beslenmesi bozuk, küçük çocuklarda, zatürre ile birlikte genellikle ölüme yol açmaktadır. Hasta; sık sık havalandırılan ve güneş gören bir odaya yatırılır. Odanın ısısı 18-22°C arasında olmalıdır. Ateşli dönemde süt, sütlü yiyecekler, meyve suları, et suyu verilir. Hasta isterse haş­lanma veya ızgara etler, yumur­ta, taze meyva ve sebze yedirilmesinde mahzur yoktur. C vita­mini faydalıdır. Kızamtğın özel bir ilacı bulunmamaktadır. Has­ta, nezle ve döküntü bitinceye kadar ayrı bir odada yatırılır. A­ğız temizliğine dikkat edilir. Ge­rekirse, ağrı kesici, ateş düşürücü ilaçlar verilir. Ortaya çıkan başka hastalıklar da varsa tedavi edi­lir. Kızamığın ihbarı mecburi­dir. Hastanın en az 9 gün tecridi gerekir. Salgınlarda, nezleli çocukları okula göndermemeli­dir. Canlı kızamık aşısı, koru­mada çok faydalıdır. 10 aylık iken aşı yapılmalıdır. Kızamık, daimi bir bakıklık bıraktığından, bir geçiren bir daha geçirmez. Salgınlarda kızamıktan korun­mak için, yerine göre hassas ço­cuklara kızamık serumları da uy­gulanabilir. Kızamık aşısı ile ço­cuk çok hafif bir kızamık geçir­mekte ve bir daha kızamık olma­maktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder