Nefes darlığı hakkında bilgi

Soluk alıp vermenin güç ve sıkıntılı olması. Buna dlspne ismi de verilir. Hızlı nefes alıp vermeyi, nefes darlığı ile karıştırmamalıdır. Genellikle nefes darlığı hızlı nefes alıp verme ile birlikte bulunursa da, nefes darlığı olmaksızın sadece hızlı nefes alıp verme söz konusu olabilir. Mesela; bazı zatürrelerde ve ağır enfeksiyon hastalıklarında hızlı nefes alıp verme bulunabilir, fakat hasta rahatsızlık duymadığı için, nefes darlığı bahis konusu değildir.
Her normal insanda, aşırı çalışma ve yorulma ile nefes darlığı husule gelir. Asıl önemli olan, istirahatte veya normal günlük işler sırasında dahi gelen nefes darlığıdır.
Çeşitli ruhi ve bedeni streslerde nefes darlığının gelişmesi veya gelişmesi kişilere göre değişiklik gösterir. Antrenmanlarkı, nefes darlığı olmaksızın çalışma kabiliyeti arttırılabilir. Nefes darlıkları; birden husule gelebildikleri gibi, yavaş yavaş başlayıp, gitgide uzanan şekillerde de olabilir. Bir kısım nefes darlıkları, atmosferik değişmelerle, tozlarla veya başka faktörlerle ilgili olarak husule gelir. Mesela astımdaki nefes darlığı bu tiptendir.
Birden bire husule gelen dispnelerde (nefes darlıklannda), şu durumlar düşünülmelidir: Sol kalb yetmezliği (ani oluşan), astım krizi, kalb kası ile kalb zarı arasında bir darbe neticesinde sıvı veya kan toplanması; ani meydana gelen akciğer enfeksiyonları, üst solunum yolunun birden tıkanması, akciğerin bir bölümünün veya tamamının aniden sönmesi, akciğer damarlarından birinin aniden tıkanması vb.
Yavaş yavaş başlayıp, gitgide artan nefes darlıklarında ise şu durumlar akla gelmelidir: Sol kalbin yavaş gelişen yetmezlik halleri, gırtlak ve ana bronş kanserleri, büyük guatrlar, difteri, müzmin bronşit, geniş tüberkütozlar (verem), akciğerin mesleki toz hastalıkları, aşırı şişmanlık, aşırı kansızlık tiroid bezinin aşırı çalışması v s.
Nefes darlığından şikayet eden hastalar, bir hekime başvurmalı, bunun sebebi araştırılmalı ve tedavi ona göre yapılmalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder