Kan kanseri

Kan kanseri

Kanda, kan yapıcı dokularda ve diğer organlarda anor­mal kan hücrelerinin kont‑
rolsüz olarak çoğalmasıyla ortaya çıkan bir hastalık. Tıp dilinde lösemi olarak geçer.
Sebebi tam olarak bilinme­mekle beraber çeşitli kimyasal ajanların, radyasyonun, virüs adı verilen mikropların hastalı­ğın meydana gelişinde rol oyna­dığı ve bazı genetik hastalıkların da, hastalığa yatkınlık teşkil ettiği düşünülmektedir.
İlerleyici bir seyir gösteren hastalığın belirtileri, anormal (habis) hücrelerin, kan yapıcı organlarda normal hücrelerin yapımını engellemesi sonu­cunda ortaya çıkar. Alyuvarların yapılmaması ile kansızlık (Anemi); akyuvarların yapılma­ması neticesinde mikrobik hasta­lıklar ve ateş; kan pıhtılaşmasın­da rol alan kan pulcuklarının (trombositler) yapılmaması ile çeşitli kanamalar (burun kana­ması, cilt altı kanaması gibi) meydana gelir. Ayrıca hastalığın diğer işaretleri de habis hüc­relerin bazı organları işgal etme­sine ve çeşitli kimyasal maddeleri salgılamasına bağlanır. Bütün bu hızlı hücre yapım ve yıkımı kilo kaybı ve terlemeye de yol açar. Hastalarda dalak, karaci­ğer ve lenf bezlerinin de genellikle büyümüş olduğu tespit edilir
Kan kanserinin hücre tipine göre ve hastalığın süresine göre had ve müzmin çeşitleri vardır. Lökosit serisinin artması fazla ise (Miyelositik lösemi) denir. Len­fosit serisinin artması daha çok ise (Lenfositik lösemi) denir. Hücretipinin yanında ayrıca had (akut) ve müzmin (kronik) olarak da ayrılır. Lösemiler başlıca 4 grupdur.

1. Akut Lenfoblastik Lösemi (ALL),
2. Akut Myeloblastik Lösemi (AML)
3. Kronik Lenfositik Lösemi (KLL)
4. Kronik Myelositik Lösemi (KML)
Bazı tipler daha hızlı ve kötü bir gidiş gösterir. Çocukluk çağında lösemi tipleri diğer kan­ser tiplerine göre daha sık görülür.
Hastalığın tedavisinde, son yıllarda oldukça önemli adımlar atılmıştır. Sebebi kesin bilinme­diği için sebebe yönelik tedavi yapılmamaktadır. Günümüzde tatbik edilen tedavilerin temel gayesi habis hücreleri ortadan kaldırmaktır. Tedavi şekli, hasta­lığın tiplerine ve safhalarına göre değişiklik gösterir. Radyasyon (şua) tedavisi, çeşitli kanser ilaç­ları, bağışıklık sistemini güçlen­dirme tedavisi (immünoterapi), kemik iliği nakli başlıca tedavi şekilleridir. Kemik iliği nakli kriz (atak) geçtikten sonra kişinin kendi hücrelerinin (ototransplan­tasyon) veya uygun bir vericinin hücrelerinin (allotransplantas­yon) verilmesi ile olabilmektedir. Bu tedavi şekillerine ek olarakta birçok yeni metod deneme safha­sında olup, müsbet neticeler vermektedir. Hastaların kaybe­dilmesinin sebepleri, aşırı zayıflık, mikrobik hastalıklar, kanama ve işgale bağlı organ• yetmezlikleridir.
Tatbik edilen tedavilerle has­talık krizi atlatılabilmektedir. Ancak bazan kısa bazan da yıl­larca süren aralardan sonra has­talık yeniden ortaya çıkabilmek­tedir.Katı kanseri içinde en iyi tip müzmin lenfositer tiptir. Bu tip genellikle 50 yaşından sonra görülür, 20-25 sene devam edebi­lir. Bunun soya çekimle (irsiyet) alâkası vardır. En kötü öldürücü tipi ise, kronik myelositer tiptir. Daha çok 25 yaşın üstünde, 30- 60 yaşlar arasında görülür. Orta­lama hayat süresi 3,5 senedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder